13/03/2016
(Türkçe
dersi ödevi olarak; Oğluma 20 yıl sonraki kendinize mektup yazın demiş
öğretmeni. Ben de oğlum Mert’in ağzından, 20 yıl sonraki kendisine yazdım.
Yazdım, sonra da okuyup, ağladım ! )
2o yıl sonraki ben,
Gördün mü bak! İnsan hedef koyunca, başaracağım
deyince hiçbir engel olmuyormuş önünde….
Daha ilkokuldan beri , arkadaşların meslek nedir
bilmeden ‘ben mimar olacağım’ dedin ve başardın! Ortaokul çağlarında , belki de
sırf Ankara’da doğduğun için, Ankara’da bulunan ODTÜ(Ortadoğu Teknik
Üniversitesi)’ne gitmek istedin. O zamanlar bilmesen de en iyi üniversitelerden
birini seçmiştin zaten.
Tabii ki başarmak için çok çalışmak gerekiyordu. Sen
de çalıştın, bir öğrencinin görevi nedir , bildin.. Ders çalışmaktan bunaldığın
zamanlar da oldu. Ama sen sabrettin bunların geçici bir sıkıntı olduğunu,
gelecekte rahat edeceğini tahmin ettin.
Hem kendi emeklerini, hem de ailenin emeklerini boşa
çıkarmadın. Bazen sevdiklerini mutlu etmek , daha çok mutlu edebilir insanı.
Sen de annene ‘artık mimar oldum’ dediğinde sevinç gözyaşlarını görünce
başarmış bir insanın mutluluğunu yaşadın..
‘Bir şeyi çok istiyorsan , hayal etmelisin’ diye bir söz duymuştun. Sen de hep bu hayalle yaşamadın mı ? İç mimar
olmak isteyen kuzenin ile birlikte açacağınız mimarlık ofisinin hayalini kurar,
adını bile ortaokul çağlarında düşünürdünüz. Gittiğin diğer şehirlerde
binaların şekli dikkatini çeker, senin hayalini destekleyen annen bile, sana
bildiği kadarıyla, Bolu evlerinin çatısı neden dik yapılır anlatmaya çalışırdı.
Şanslıydın; seni seçtiğin meslekte destekleyen bir
ailen vardı.. Onlar da şanslıydı; senin gibi mantıklı seçimler yapan, attığı adımları bilinçli
basan çocukları
vardı… Keşke her çocuk hayal ettiği güzel bir mesleğe, geleceğe sahip olsa idi…
Ama bunun için, birkaç faktörün bir araya gelmesi gerekiyordu : iyi bir aile,
çalışkan ve sorumluluk sahibi bir çocuk,
okuma imkanları, çevre vs.
Bugünlere gelmende bu faktörlerin de etkisi olmadı
mı sence? Sırf bunlar için bile
şükretmek için bir nedenin var…
Şimdi mimarlık ofisinde, yeni güzel bir işe imza
atmadan önce, koltuğuna yaslan, gözlerini kapat ve önce şükret!...