15 Mart 2016 Salı

20 Yıl Sonraki Mert'e...


                                                                                                                          13/03/2016

(Türkçe dersi ödevi olarak; Oğluma 20 yıl sonraki kendinize mektup yazın demiş öğretmeni. Ben de oğlum Mert’in ağzından, 20 yıl sonraki kendisine yazdım.                                                         Yazdım, sonra da okuyup, ağladım ! )

2o yıl sonraki ben,

Gördün mü bak! İnsan hedef koyunca, başaracağım deyince hiçbir engel olmuyormuş önünde….

Daha ilkokuldan beri , arkadaşların meslek nedir bilmeden ‘ben mimar olacağım’ dedin ve başardın! Ortaokul çağlarında , belki de sırf Ankara’da doğduğun için, Ankara’da bulunan ODTÜ(Ortadoğu Teknik Üniversitesi)’ne gitmek istedin. O zamanlar bilmesen de en iyi üniversitelerden birini seçmiştin zaten.  

Tabii ki başarmak için çok çalışmak gerekiyordu. Sen de çalıştın, bir öğrencinin görevi nedir , bildin.. Ders çalışmaktan bunaldığın zamanlar da oldu. Ama sen sabrettin bunların geçici bir sıkıntı olduğunu, gelecekte rahat edeceğini tahmin ettin.

Hem kendi emeklerini, hem de ailenin emeklerini boşa çıkarmadın. Bazen sevdiklerini mutlu etmek , daha çok mutlu edebilir insanı. Sen de annene ‘artık mimar oldum’ dediğinde sevinç gözyaşlarını görünce başarmış bir insanın mutluluğunu yaşadın..  ‘Bir şeyi çok istiyorsan , hayal etmelisin’ diye bir söz duymuştun.  Sen de hep bu hayalle yaşamadın mı ? İç mimar olmak isteyen kuzenin ile birlikte açacağınız mimarlık ofisinin hayalini kurar, adını bile ortaokul çağlarında düşünürdünüz. Gittiğin diğer şehirlerde binaların şekli dikkatini çeker, senin hayalini destekleyen annen bile, sana bildiği kadarıyla, Bolu evlerinin çatısı neden dik yapılır anlatmaya çalışırdı.

Şanslıydın; seni seçtiğin meslekte destekleyen bir ailen vardı.. Onlar da şanslıydı; senin gibi mantıklı  seçimler yapan, attığı adımları bilinçli basan çocukları vardı… Keşke her çocuk hayal ettiği güzel bir mesleğe, geleceğe sahip olsa idi… Ama bunun için, birkaç faktörün bir araya gelmesi gerekiyordu : iyi bir aile, çalışkan ve  sorumluluk sahibi bir çocuk, okuma imkanları, çevre vs.

Bugünlere gelmende bu faktörlerin de etkisi olmadı mı sence? Sırf  bunlar için bile şükretmek için bir nedenin var…

Şimdi mimarlık ofisinde, yeni güzel bir işe imza atmadan önce, koltuğuna yaslan, gözlerini kapat ve önce şükret!...